Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
1- Vezin ve kafiyeye karşı çıkmışlardır
2- Günlük konuşma dilini şiire uygulamaya çalışmışlardır
3- Mecaza,süse ve suniliğe karşı çıkıp;yalnızlığa önem verdiler
4- Halk şiirinin anlatım ve deneyimlerinden faydalandılar
5- O güne kadar şiirimizde kullanılmayan bir takım sözcükleri kullandılar
6- Sıradan insanlar şiire konu olmuştur.
7- Yaşama sevinçlerini fazlasıyla şiire yansıtmışlardır
8- Kaynağını batı şiirinden alan Garip akımı eskiye ait olan her şeyin karşısında olup özellikle şairane söyleyişin karşısında olmuşlardır.
9- Şiirde söz ve anlam oyunları bırakılmıştır.
Melih Cevdet,Oktay Rifat ve Orhan Veli'nin ilk kitaplarında yayımladıkları şiirlerin çoğu kısa dizelerle ve 15-20 sözcükle kurulmuştu; yüksek sesle okuma olanağı vermiyorlardı.Gülmece ve ince yergi en önemli öge durumuna gelmişti.Şairler imge ve lirizm öğelerini kullanmaktan özellikle kaçınıyorlardı.
Garip önyazısında ölçü ve uyak konusundaki görüşlerini şöyle belirttiler:
"Bir şiirde eğer takdir edilmesi lazım gelen bir ahenk mevcutsa onu temin eden vezin ve kafiye değildir. O ahenk vezin ve kafiyenin haricinde ve vezinle kafiyeye rağmen mevcuttur. Fakat onu şiirde şuurlu hale getiren ve anlayışları en kıt insanlara bile bir ahengin mevcut olduğunu haber veren şey vezinle kafiyedir.Bu suretle farkına varılan,yani vezin ve kafiye ile temin edilen bu ahenkten zevk duyabilmek, yahut da lakırdıyı bu basit ölçüler içinde söylemeyi maharet sayabilmek,saf dilliklerin herhalde en muhteşemi olmalıdır" (Garip,1. bas. S. 6)
Appolinaire'den Valery'ye, Picasso'dan Freud'a kadar. Batılı düşün ve sanat adamlarının görüşlerinden alıntılarla amaç saptaması yapılan önyazıda "eşyayı olduğundan başka türlü görme zoru" biçiminde tanımlanan "teşbih, istiare, mübalağa" gibi sanatların yarattığı hayal dünyasına son verme zorunluluğu belirtilirken sık sık "yeni zevk" varsayımı üzerinde durulmuştur.Bu varsayımda özetle,yeni şiir eski toplumun yaşamak için çalışmaya ihtiyacı olmayan insanlarının oluşturduğu egemen sınıfların beğenisinden bağımsızdır. Halkın beğenisini arayarak kendi kendine yaratacaktır,düşünüsü temel alınmıştır.
Orhan Veli ve arkadaşları 1945'lerden sonra yeniden ölçülü ve uyaklı şiirler yazarak yadsıdıkları şiirsel ögeleri de kullanmaya özen gösterdiler. Yazılarında,toplumcu ve gerçekçi şairlerin daha önce ortaya koydukları savaşım kaygılarını paylaştılar.
Oktay Rifat şöyle yazıyordu:
"Biz sosyal meselelerden söz açmaya uğraşmanın şiirimiz için yeni bir gelişme kaynağı olacağına,bu araştırmalar sayesinde yeni hamleler yapılabileceğine,üstelik gönlümüzce itibar gömeyen yeni şiirin halk arasında büyük rağbet kazanacağına inanıyoruz. "
*Şükran Kurdakul " Çağdaş Türk Edebiyatı 3 Cumhuriyet Dönemi/1 Şiir "adlı kitaptan alınmıştır.
Tarih: 2016-03-02 01:56:18 Kategori: Sözlük
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Garip Akımının Özellikleri Nedir
Bu Yazıda Neler Var:
Garip Akımının Genel Özellikleri
1- Vezin ve kafiyeye karşı çıkmışlardır
2- Günlük konuşma dilini şiire uygulamaya çalışmışlardır
3- Mecaza,süse ve suniliğe karşı çıkıp;yalnızlığa önem verdiler
4- Halk şiirinin anlatım ve deneyimlerinden faydalandılar
5- O güne kadar şiirimizde kullanılmayan bir takım sözcükleri kullandılar
6- Sıradan insanlar şiire konu olmuştur.
7- Yaşama sevinçlerini fazlasıyla şiire yansıtmışlardır
8- Kaynağını batı şiirinden alan Garip akımı eskiye ait olan her şeyin karşısında olup özellikle şairane söyleyişin karşısında olmuşlardır.
9- Şiirde söz ve anlam oyunları bırakılmıştır.
Garip Akımı Nasıl Oluştu
Melih Cevdet,Oktay Rifat ve Orhan Veli'nin ilk kitaplarında yayımladıkları şiirlerin çoğu kısa dizelerle ve 15-20 sözcükle kurulmuştu; yüksek sesle okuma olanağı vermiyorlardı.Gülmece ve ince yergi en önemli öge durumuna gelmişti.Şairler imge ve lirizm öğelerini kullanmaktan özellikle kaçınıyorlardı.
Garip önyazısında ölçü ve uyak konusundaki görüşlerini şöyle belirttiler:
"Bir şiirde eğer takdir edilmesi lazım gelen bir ahenk mevcutsa onu temin eden vezin ve kafiye değildir. O ahenk vezin ve kafiyenin haricinde ve vezinle kafiyeye rağmen mevcuttur. Fakat onu şiirde şuurlu hale getiren ve anlayışları en kıt insanlara bile bir ahengin mevcut olduğunu haber veren şey vezinle kafiyedir.Bu suretle farkına varılan,yani vezin ve kafiye ile temin edilen bu ahenkten zevk duyabilmek, yahut da lakırdıyı bu basit ölçüler içinde söylemeyi maharet sayabilmek,saf dilliklerin herhalde en muhteşemi olmalıdır" (Garip,1. bas. S. 6)
Appolinaire'den Valery'ye, Picasso'dan Freud'a kadar. Batılı düşün ve sanat adamlarının görüşlerinden alıntılarla amaç saptaması yapılan önyazıda "eşyayı olduğundan başka türlü görme zoru" biçiminde tanımlanan "teşbih, istiare, mübalağa" gibi sanatların yarattığı hayal dünyasına son verme zorunluluğu belirtilirken sık sık "yeni zevk" varsayımı üzerinde durulmuştur.Bu varsayımda özetle,yeni şiir eski toplumun yaşamak için çalışmaya ihtiyacı olmayan insanlarının oluşturduğu egemen sınıfların beğenisinden bağımsızdır. Halkın beğenisini arayarak kendi kendine yaratacaktır,düşünüsü temel alınmıştır.
Orhan Veli ve arkadaşları 1945'lerden sonra yeniden ölçülü ve uyaklı şiirler yazarak yadsıdıkları şiirsel ögeleri de kullanmaya özen gösterdiler. Yazılarında,toplumcu ve gerçekçi şairlerin daha önce ortaya koydukları savaşım kaygılarını paylaştılar.
Oktay Rifat şöyle yazıyordu:
"Biz sosyal meselelerden söz açmaya uğraşmanın şiirimiz için yeni bir gelişme kaynağı olacağına,bu araştırmalar sayesinde yeni hamleler yapılabileceğine,üstelik gönlümüzce itibar gömeyen yeni şiirin halk arasında büyük rağbet kazanacağına inanıyoruz. "
*Şükran Kurdakul " Çağdaş Türk Edebiyatı 3 Cumhuriyet Dönemi/1 Şiir "adlı kitaptan alınmıştır.
Tarih: 2016-03-02 01:56:18 Kategori: Sözlük
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx